Hayli sıra dışı bir iş ile karşı karşıyayız bu kez.
Sevgili Kalben geçtiğimiz günlerde Aşk Çeşmesi adında bir kısa çalar yayınladı. Çek, Kalp Hanım ve Aşk Çeşmesi adında üç şarkı ve bu şarkıların kliplerinden oluşan kısa çalar aynı zamanda yekpare olarak Kız Kulesi’nin Anahtarı adlı bir video şeklinde karşımıza çıktı.
Bu üç şarkının oluşturduğu şeye bir mini konsept albüm diyebiliriz. Kız Kulesi’nin Anahtarı’nda şarkıları birbirine Kalben’in söylediği önemli cümleler bağlıyor.
Böyle işlerle nadiren karşılaşıyoruz açıkçası. Her detayıyla öyle kaliteli, öyle ince elenmiş sık dokunmuş ki, vasatlıklarla bezeli güzel memleketimizde böyle bir işin iz bırakmaması ve kalıcı olmaması mümkün değil!
Parçaların hepsinin sözü ve müziği Kalben’e ait, düzenlemelerini ise Kutsal Kaan Bilgin ile birlikte yapmışlar. Kutsal Kaan Bilgin bu albümün joker ismi gibi, albüm kayıtlarına dair isminin geçmediği bir enstrüman veya süreç yok zaten.
Ayrıca Can Ömer Uygan, Tuğrul Bafra, Volkan Öktem, Burak Gürpınar, Taylan Argan ve ekibi, İsmail Darıcı, İlker Deliceoğlu gibi kıymetli müzisyenler de Aşk Çeşmesi albümünde yer almış.
Yönetmen Aytekin Yalçın‘a ayrı bir paragraf açmak lazım. Kendisi tarafından çekilmiş birbirinden kaliteli üç filmden bahsedebiliriz özetle. Çek’in videosu bana Sia‘nın gençlik yıllarını hatırlattı, Soon We’ll Be Found‘daki ifade tarzı geldi gözümün önünde, o da şahane kliptir. Bir de beklenmedik sahnelere serpiştirilmiş atlar var ki atseverlerin gönlünü fethetmeye yettiler.
Kalp Hanım’ın klibinin atmosferi ise Çek’inkinden bambaşka, değer verdiğimiz şeylerin yavaş yavaş hayatımızdan alınışını ve farkında olmadan her bir parçayla içimizin daha da boşalmasını anlatıyor gibi adeta. Biz kendi dünyamızda bir balerin/balet zerafetiyle bu hamlelerden kaçmaya çalışsak da en sonunda kendi dünyamız ile o dünyanın ayrı olmadığını fark ediyoruz ancak iş işten geçmiş oluyor.
Aşk Çeşmesi ise aşkın her türlüsüne yakılmış bir ağıt havasında adeta. Bir dans riüteli, içinden çıkılamayan bir rüya atmosferi, kötü bir bağlayıcı büyü belki de kim bilir?
Özetle şunu diyebiliriz ki sevgili Kalben çok büyük bir işe imza atmış bu kez. Öyle ki on yıllar sonra dönüp geçmişe bakıldığında bugünden pırıl pırıl parlayacak bir mücevher gibi bu işler.
Tüm müzisyenlerin bu yaratıcılığı, bu çalışkanlığı ve bu üzerine kafa yorulmuş üretim süreçlerini örnek almaları dileklerimizle.
Hiç yorum yok