Yeni yılın ilk yazısı yine bir Karşılaştığım Müzikler yazısı olsun istedim! Yazacaklar biraz birikmiş bu kez, arayı açtıysam demek… 2017‘ye umutla giremedik, bari müzikle girelim. Dinleyin, gerçekten de iyi gelecek.
“Gel gör halimiz yaman, aman el aman!” diye başlayan ve biten bir şarkı yapmış Barlas Tan Özemek, Enver Gökçe ile yazdıkları sözlerin üzerine. Gitarı ve mikrofonuyla çeşit çeşit yerde söylemiş şarkısını, Osman Nuri İyem de bu işi yönetmiş. İnsanı içine alan bir döngüsü var şarkının, tıpkı yaşadığımız içinden kaçamadığımız bu kaos gibi. Bir de ben uzun sözleri seviyorum, dinleyin bakalım siz de sevecek misiniz?
Nihil Piraye, geçtiğimiz sene başlayan Değildir serisinin yeni şarkıları videolarıyla beraber yayınlanmaya devam ediyor. Olmaz Olmaz da serinin “şimdilik” sonuncusu. Klibi serinin diğer işlerinde olduğu gibi yine Tunahan Emre Bilgin çekmiş, grubun solisti Berk Sivrikaya‘yı da klipte bolca göreceksiniz, sonu da sürprizli klibin. Sakin ve etkileyici bir şarkı.
Burada olup, buradan beslenip bir şekilde hiç buralarla alakası yokmuş gibi işler üretebilen The Away Days‘ten “Gidelim Buralardan” temalı bir şarkı dinliyoruz şimdi. Hayal pop ya da hayallerdeki pop denilebilecek türdeki işleriyle ne güzel ki dünyanın farklı yerlerinden de dikkatleri üzerlerine çekebiliyorlar. Ne çok zaman geçmiş Pürtelaş 3+1‘de tanıştığımızdan bu yana…
Loradeniz gibi işlerle karşılaşınca çok heyecanlanıyorum, hele bir de Türkçe sözlü olunca daha da bir heyecanlanıyorum, hani her şeyin aşırı dandik olduğu bir anda elinize çok lüks bir şey geçer ve onun tadını çıkartırsınız ya, öyle bir his oluşuyor içimde böyle şarkılara karşı. Lora Deniz Ömeroğlu‘nun Alican İpek ve Yankı Bıçakçı ile birlikte yaptığı bu eseri muhakkak dinleyin. Etkileyici klip de Tolga Tarhan ve Cem Kayıran imzalıymış.
Geçtiğimiz Karşılaştığım Müzikler yazılarından birinde, Bi’ Şarkım Var! Stüdyo adlı albümden yazının sonundaki notlar kısmında bahsetmiş, ilk video ile birlikte bu albümdeki parçaları ayrıca paylaşmayı heyecanla beklediğimi söylemiştim. Albümün ilk videosu Kudret Kurtcebe‘nin aynı zamanda albümün açılış parçası olan Beat adlı eserine gelmiş. Bu kayıt videolarına da ayrıca zaafım var sanırım.
M4NM adlı kolektiften içinden cevherler fışkıran bir 8. yıl almanağı geldi. İçindeki her şarkıya ayrıca bir şeyler de yazılırdı elbet ama bu albümü komple bir dinleyin istedim. Böylece kendinizi önceden fark etmediğiniz bir kapıyı açıp hiç bilmediğiniz büyüleyici bir odaya girerken bulabilirsiniz.
Sena Şener‘in Pasaj Müzik etiketiyle yayınlanan ilk şarkısı Bak Bana, Candaş Arın‘ın çektiği maviliklerde geçen klibiyle geçtiğimiz günlerde yayınlandı. Dünya çapında değer görecek yeteneklerden biri Sena Şener bana kalırsa, dilerim bu adım ileride atacağı çok daha büyük adımların habercisi olur. Geçmişte attığı adımları da küçük değil gerçi ya. Şarkı da hisli bu arada, sıkı tutunup dinleyin.
Can Kazaz üretkenliğiyle her daim çok takdir edilesi bir insan zaten. Yine mi Sen İstanbul ise gerek kaydı, gerek sitesi, gerek klibi her yönüyle üzerinde titizce çalışılmış bir iş. Can’ın yumuşak sesiyle ve güzel düzenlemesiyle sizi alıp gezdirip yine olduğunuz bir yere bırakacak bir şarkı. İşin kötü yanı beni yine İstanbul’a geri bırakacak olması, hop gene başa döndük: “Yine mi sen İstanbul?”
Konu İstanbul’dan açılmışken bir de Ahmet Beyler‘in İstanbul’un ne çeşitlikteki insanlara ev sahipliği yaptığını anlatan şarkılarını dinleyelim. Ben de Emir Bey adlı grubumla müzik yaparken isimlerine denk gelip de şaşırmıştım. Hahah.
Uzun zamandır Mabel Matiz‘e denk gelmemiştim. Gök Nerede hem şarkının düzenlemesi, hem klibin tarzıyla (Mabel klibi de kendi yönetmiş) bana hepimizin çok daha özgürmüşüz gibi hissettiğimiz doksanlı yılları ve o yılların işlerini anımsattı. Popüler müzik sahnesinde bunca kişiye ulaşabilen müzisyenlerin klişe (dümdüz) şarkılar yapmak yerine böyle işler yapması bana kalırsa genel müzik dinleyicisinin zihnini açmak konusunda da çok çok önemli. Güzel iş özetle.
Hiç yorum yok