* Bu yazı ilk olarak 9 Aralık 2018 tarihinde Gözümün Seyir Defteri‘nde yayınlanmıştır.
Sene bitmeden önce muhtemelen 2018’in son Karşılaştığım Müzikler yazısını kaleme almak için bir müthiş güneşli Antalya gününü yemiş bulunuyorum ama bence sonuç buna değdi.
Bol üretimli aylardayız, adeta müzik piyasasında sene bitmeden şunları da aradan çıkartalım telaşı var, bu da dinleyicilere çok sayıda kaliteli müzik olarak dönüyor ne şans ki.
Sözü daha fazla uzatmadan buyurun bakalım bu yazıda kimlerle karşılaşmışım hep beraber görelim.
Bölüm 1: Karşılaştığım tekliler (tabii videolu veya görselli olanlar)
Sevgili Baturay pek güzel bir eserini yayınladı daha dün, Blue Love adında. Gürtuğ Gök kendisine bu eserde saksafonuyla eşlik ediyor. Pazar günü müzik dinlemeye başlamak için müthiş doğru bir şarkı, listenin başında olmayı hak ediyor haliyle.
Sevgili Emre Dayıoğlu‘nun paylaşmasıyla karşılaştığım bu güzel türküyü tam da kış girişinde Emirdağ’ından kar getirmenin görece kolay olduğu bir anda sizlerle paylaşıyorum. Anıl Samuk‘un çektiği klip de, İsmail Çakır’ın düzenlemesi ve kayıtları da pek güzel.
Sesini, tarzını, bestelerini pek beğendiğim Simge Pınar taze teklisi Sangria‘yı Muammer Koçak‘ın elinden kliplendirmiş. Öldürmeyen şey kirletti bizi diyerek sanki hayata karşı verdiğimiz ödünleri özetlemiş gibi geldi bana. Mis gibi iş her yönüyle.
Sevgili Ceren‘i severek takip ediyoruz zaten, kendisi yakın zamanlarda Tepetaklak adlı bu single’ını yayınladı, işin içinde sevgili Emir Yargın ve Arel Koray Nalbant da olunca, haliyle bu güzel işi sizin de görmenizi, dinlemenizi istedim.
Emre Dayıoğlu‘nu tanımıyorsanız hemen Google‘a ve YouTube‘a bu ismi yazıp aratın, kendisi müthiş bir müzik ve kültür savaşçısı. Böyle değerli insanların olduğunu bilmek, onların çağdaşı olup yaptıkları işlere şahit olmak çok kıymetli. Bu kez Emre kendi şarkısı ve klibiyle karşımızda.
Dört beş ay sonra Yank‘tan tekrar bir ses duymak gerçekten sevindirici. Her zamanki gibi kendilerine özgü tarzlarında pek güzel bir işe daha imza atmışlar.
Bu şarkı da aslında bir canlı performans ancak single hali de henüz taze yayınlandığı için yazının bu ilk bölümünde yer alsın dedim. Tıpkı az yukarıdaki Glasxs‘in şarkısı gibi. Berk bir süredir Brek olarak karşımıza çıkıyor, yaptığı pek çok işte olduğu gibi en azından beni etkilemeyi yine kolayca başarıyor.
Bölüm 2: Sadece YouTube’a saklanmış güzellikler
Favori müzik programım Kitapçı‘da Melis Güven ile karşılaştım. Kendisini Hiç Olmuşsun adlı güzel şarkısıyla tanımıştım vaktiyle. Hatta Kitapçı’daki diğer videolarında onu da akustik çalıp söylemişler. Ben bu kez farklı bir şarkı olsun diye size Zaman‘ı seçtim, pek güzelmiş o da. Gitarları Volkan Önol çalıyor.
Mehmet Şimşek‘in Kederli Prodüksiyonlar başlığıyla ara ara yayınladığı güzide bir serisi var YouTube‘da. Geçtiğimiz günlerde de bunların şimdilik sonuncusu olan Leylâ ile karşılaştım, prodüksiyonlar gitgide büyüyor ve prodüksiyon kalitesi de yükseliyor bana kalırsa. Dinleyiniz derim, benim hatrım yoksa a’nın üstündeki zarif şapkanın hatrına.
Lara Di Lara‘nın babası Ender Sakpınar yönetimindeki Eskişehir Büyükşehir Belediyesi Senfoni Orkestrası ile gerçekleştirdiği şahane konserin videolarını her izleyişte diyorum ki keşke bunun albümünü de yapsalar ve keşke bu tip ortaklıklar daha çok yapılsa, güzel işlere kavuşsak.
Türkçe rapin tsunamisine belki de en erken göğüs geren proje Groovypedia‘da yine çılgın bir performans var. Dinleyip de moda girmemek namümkün.
Sevgili Ahmet Ali‘nin kendi prodüksiyonu olan Bahçeden serisi de her yeni videosuyla gönlümü daha çok fethediyor. Bazen solo, bazen konuklu performansalar, bazen başka kanallardaki ikinci videolar derken, dalınca çıkamayasınız gelen bir derya adeta. Deniz Taşar ile Ben Sana Hayran‘ı öyle güzel ve beklenmedik yorumlamışlar ki, konuyla ilgili tek diyebileceğim şey müthiş.
Deniz‘in pek çok videosunu burada paylaştım, sesini ve yaptığı işleri çok beğendiğim için ara ara kendisinden yeni paylaşımlar yapmaya da devam edeceğim. Dağhan Sıvacı ile pek güzel bir kayıt yapmışlar, dinliyoruz.
Sevgili Burcu Yeşilbaş güzel sesiyle ve Yiğit Büyükeroğlu‘nun icrasıyla birlikte Validebağ Korusu‘ndan sesleniyor bize, Harman Yeri Sürseler diye. Dikkatlice dinlerseniz duyacaksınız, kuşlar da eşlik ediyor kendilerine.
Bölüm 3: Yeni çıkan canavar gibi albümler (tabii yine videolu veya görselli olanlar)
Bölüm 4: Geçtiğimiz yılların (ve bu senenin) albümlerinden yeni kliplenenler
Emre Temiz’den bir tekli daha geldi, bu kez daha elektronik altyapılar ve daha dengeli bir vokal/müzik dağılımıyla. TDA sanıyorum ki Taze Düştüm Aşka‘dan geliyor, benden de bir şey kaçmıyor değil mi ama? Böylesi daha havalı durmuş.
Her yazının sonunda tekrar eden cümlelerimle ve 2019’da müzik yazılarımı daha farklı bir formatta sizlere sunma hayalimle sizleri uğurluyorum, şen ve esen kalın!
Bu müzikleri dinlemeniz, seveceğini düşündüğünüz kimselere önermeniz ve güzel müziklerin yayılmasına katkı sağlamanız dileklerimle…
Serinin bir önceki yazısına tam buradan ulaşabilirsiniz. Ayrıca Spotify veya YouTube’dan müzik dinlemeyi seviyorsanız o mecralarda oluşturduğum #KarşılaştığımMüzikler listelerini takip edebilirsiniz.
Karşılaştığım Müzikler #34 | Karşılaştığım Müzikler
23:16h, 17 Haziran[…] bir önceki yazısına tam buradan ulaşabilirsiniz. Ayrıca Spotify veya YouTube’dan müzik dinlemeyi seviyorsanız o mecralarda […]